Hayatın sıradan akışını reddederek, hayalleri peşinde sonsuz bir yolculuğa çıkan Şırnaklı çift, tam 16 yılda 6 kıtada 40 ülke gezdi. Bu benzersiz serüvenin arka planında, çiftin azmi, tutkusu ve hayvan sevgisi yatıyor. Gezi masraflarını ineklerden sağlayarak sürdürülebilir bir yaşam modeli geliştiren çift, tıpkı bir masalın içindeymiş gibi, hayallerini kapıyı çalarak gerçekle buluşturuyor. Peki, bu ilginç yolculuğun detayları neler? Gelin, Şırnaklı çiftin macerasına daha yakından bakalım.
Ali ve Zeynep, Şırnak’ın küçük bir köyünde çiftçilik yaparken, geleneksel yaşam standartlarından fazlasını istemeye başladılar. Zeynep, uzun yıllar boyunca seyahat etme hayalleri kurarken, Ali onun bu tutkusunu paylaşmaya karar verdi. Zeynep’in çocukluğundan beri içinde taşıdığı gezme arzusunu gerçekleştirmek için kolları sıvadılar. Ancak seyahat masraflarını karşılamak ve sürdürülebilir bir yaşam oluşturmak için geleneksel çiftçilik yöntemlerine bir yenilik getirmeleri gerekiyordu. Gerçekleştirdikleri küçük bir yatırım ile ailelerine ait inekleri yetiştirmeye başladılar. İneklerin sütünü satarak elde ettikleri gelir, yolculukları için gerekli maddi kaynağı oluşturuyordu. Böylece, hem köy hayatlarının devamlılığını sağladılar hem de dünya keşfi için yola çıktılar. Hayallerini gerçekleştirmek için bazen zorlu yolculuklarla, bazen de huzurlu köy yaşamlarıyla mücadele ettiler.
Yola çıkmaya karar verdikten sonra, Ali ve Zeynep ilk olarak Avrupa ülkelerine yöneldiler. Masal gibi şehirleri, tarihi mekanları ve kültürlerini keşfettikten sonra, kıtanın her köşesini dolaşıp hayatlarında hiç görmedikleri yerler gördüler. Tüm yolculuk boyunca notlar aldılar; böylece deneyimlerini, pişirdikleri yerel yemekleri ve tanıştıkları insanları unutulmaz birer hatıra olarak sakladılar. Zamanla, Asya'dan Afrika'ya, Amerika'dan Okyanusya’ya kadar uzanan rotalarını genişlettiler. Her bir ülke onlara farklı kültürel deneyimler, dostluklar ve zorluklarla dolu anılar kattı. Ali ve Zeynep, dünyanın dört bir yanındaki doğal güzellikleri keşfederken, aynı zamanda hayvanların ve doğanın korunmasına yönelik farkındalık oluşturma hedefleri doğrultusunda çeşitli projelere de katıldılar. Her gittikleri ülkede, o ülkenin geleneksel yiyeceklerini tatmayı, yerel el sanatlarına ilgi duymayı ve farklı yaşam tarzlarını öğrenmeyi öncelik haline getirdiler. Gezi masraflarını ineklerden sağlamak, onları sadece bir finansman kaynağı değil, aynı zamanda onların özgür ruhlarının da bir yansıması oldu. Hayvanlara olan sevgileri sayesinde çiftçiliklerine devam ederken, dünyayı keşfetme arzularını gerçekleştirdiler.
Şırnaklı çiftin yolculuğu, birçok insan için ilham verici bir hikaye olma niteliği taşıyor. Onlar sadece gezi masraflarını ineklerden sağlamıyor, aynı zamanda doğa ile uyum içinde yaşamanın, hayatı dolu dolu yaşamanın ve hayallerin peşinden koşmanın altını çiziyorlar. Uzun yıllar boyunca pek çok zorlukla karşılaştılar fakat günün sonunda her seyahatlerinin, her deneyimlerinin, her anının onlara kattığı yeni bir bakış açısı oldu. Bu çiftin serüveni, çevre bilinci, dayanışma ve sürdürülebilirlik konusunda ilham verici bir örnek teşkil ediyor. Hayatın renklerini keşfetmek üzere yola çıkan Ali ve Zeynep, artık dünya üzerinde daha geniş bir perspektife sahip birer gezgin oldular.