Isparta’da bu yıl yaşanan zirai don olayı, pek çok meyve bahçesinde büyük hasara neden oldu. Özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı gibi değerli ürünlerde gözle görülür bir kayıp yaşanırken, çiftçilerin de yüzü gülemedi. Hava koşullarının bu denli olumsuz etkileri, bölgedeki tarım faaliyetlerini zor durumda bırakmakla kalmayıp, yerel ekonomiyi de derinden sarsmış durumda. Özellikle bahar mevsiminin başında yaşanan bu isimlendirilmiş don, pek çok çiftçinin yıllık gelirini tehdit eder hale geldi.
Zirai don, özellikle ılıman iklimlerin hakim olduğu bölgelerde, bitki örtüsü üzerindeki olumsuz etkileriyle biliniyor. Isparta’da meydana gelen don olayları, meyve ağaçlarının çiçek açma dönemine denk geldiği için, zararlar üzerine çarpan etkisi yarattı. Elma, gül, kiraz ve kayısı ağaçlarının çiçekleri, beklenmedik bir şekilde soğuk hava dalgasıyla karşılaştı ve bu durum, meyve tutumunu azalttı. Çiçeklerin donması, bahar mevsiminde henüz olgunlaşmamış meyvelerin oluşumunu engelledi. Çiftçiler, bu kayıpların yanında hasat dönemindeki verim düşüklüğü ile de karşı karşıya kalacak.
Uzmanlar, bu yıl yaşanan zirai don olayının, meyve üretimi açısından ortaya koyduğu zorlukları daha çok hissedeceklerinin altını çiziyor. Özellikle kiraz ve kayısı gibi geç olgunlaşan türlerde, don olayı nedeniyle yaşanan kayıplar daha da belirgin hale geldi. Bahçelerde yapılan ön değerlendirmelere göre, elma ve kayısı gibi ürünlerdeki kayıp oranlarının yüzde 30’a kadar çıkması bekleniyor. Üreticilerin durumu karşısında acilen tedbirler alınması gerektiği vurgulanıyor.
Isparta çiftçileri, yıllardır iklim değişikliği ve ani hava değişimlerine maruz kaldıklarını belirtiyor. Bu yıl yaşanan zirai don olayı, geçtiğimiz yıllardaki olumsuz hava koşulları ile birleştiğinde çiftçinin çektiği zorlukları daha da artırdı. Çiftçiler, bu noktada sadece don değil, aynı zamanda hastalıklar ve zararlılarla da mücadale ettiklerini dile getiriyor. Üreticiler, don olaylarının üstesinden gelmek için daha fazla destek ve teknik bilgiye ihtiyaç duydukları konusunda hemfikir.
Uzmanlara göre, bu tür doğal afetlerle başa çıkmanın yolları arasında, don olaylarına karşı dirençli çeşitlerin yetiştirilmesi, chaşır tekniklerinin gözden geçirilmesi ve iklim değişikliğine karşı stratejilerin geliştirilmesi yer alıyor. Üreticilerin, dayanıklı çeşitlerin yetiştirilmesi için eğitim alması gerektiğinin altı çiziliyor. Bunun yanında, yerel yönetimlerin de çiftçilere destek olabilmesi adına gerekli düzenlemeleri yapması büyük önem taşıyor. Don olayları öncesinde erken uyarı sistemlerinin devreye alınması, tarımsal üretimi korumak adına büyük bir fırsat sunuyor.
Isparta'daki zirai don felaketi, bölge çiftçisinin zorluklarla dolu yaşamına bir darbe daha indirirken, gelecekte tarımsal üretim açısından buna benzer felaketlerin önüne geçmek adına alınacak önlemleri tekrar gözden geçirmeye zorluyor. Elma, gül, kiraz ve kayısı gibi meyve ağaçlarının tedavi ve bakım süreçlerine olan ilgi de artcağından, en az zararla atlatma çabası devam edecek gibi görünüyor. Bu kapsamda, tüm tarafların iş birliği içinde hareket etmesi, Isparta'nın tarımsal potansiyelini korumak adına büyük bir adım olacaktır.